En İlginç Vites Tasarımları
Otomobillerin ruhuna dokunan pek çok detay vardır. Kimi sürücüler motor gücüne, kimisi süspansiyon ayarına, kimisi de ses sistemine tutkuyla bağlıdır. Ancak "gerçek otomobil sevdalıları" için vites kolunun ayrı bir yeri vardır. Vites tasarımı sadece bir fonksiyon değil, aynı zamanda sürücü ile otomobil arasında kurulan mekanik bir iletişimdir. İşte bu yazımızda, otomotiv tarihinin en sıra dışı, en yaratıcı ve en "ben buradayım" diyen vites tasarımlarına yakından bakıyoruz.
Spyker C8 – Mekaniğin Şeffaf Güzelliği
Ferrari’nin meşhur “gated” (ızgaralı) şanzımanları her ne kadar ün kazansa da, Spyker C8’deki açıkta duran krom vites mekanizması bir sanat eseri gibi. Vites kolu, kaslı bir kolun sinirlerini ve tendonlarını açıkça sergileyen bir anatomi modeli gibi tasarlanmış. Krom çubuklar, karmaşık bir saat mekanizması gibi kabinin ortasında dans ediyor. Hem retro hem de havalı – başka bir deyişle: mühendisliğin görsel bir şöleni.
Hurst Pistol Grip – Amerikan Kas Gücü
1970’ler Amerikan kas arabalarının sembollerinden biri: Hurst Pistol Grip. Vites topuzu değil, adeta bir altın çağ silah kabzası. Ahşap görünümlü, parmak boşluklarına oturan ergonomik yapısıyla sanki vites değil, bir revolver kavrıyorsunuz. Hele bir de Mopar bir kas arabada takılıysa, her vites değişimi V8'in gürleyişiyle birlikte adeta bir savaş narasına dönüşüyor.
Citroën Traction Avant – Tersine Dünya
Fransız mühendisliği bazen tam anlamıyla "dünyayı tersine çevirmek" anlamına gelebiliyor. Citroën Traction Avant’ta vites kolu, direksiyonun yanından çıkan garip bir kol gibi. Ters vites düzeni, alışılmışın dışındaki sürüş hissiyle birleştiğinde, aracı kullanmak adeta Fransızca öğrenmek gibi: İlk başta zorlasa da, alışınca oldukça keyifli.
Renault 4 – Şemsiye Sapı mı, Vites mi?
Renault 4’teki vites koluna ilk baktığınızda, arabanın tavanını açmak için kullanıldığını düşünebilirsiniz. Fakat hayır, bu şemsiye sapı görünümündeki şey aslında bir vites kolu. Vites geçişleri için çekme, itme ve döndürme hareketleri gerek. Birkaç denemeden sonra alışılıyor, ama ilk denemeniz muhtemelen bol kahkaha içeriyor olacak.
Pegaso Z-102 – Vitesin Ters Mantığı
İspanyol üretici Pegaso, 1950’lerde bile ileri teknolojilere göz kırpan markalardan biriydi.Z-102 modelindeki 5 ileri vites kutusu, klasik düzene göre farklı ve alışılmadık bir şemayla çalışıyor. Yani normalde 1. vitese gideceğinizi düşündüğünüz yöne geçtiğinizde aslında 2. vitese geçiyorsunuz. Beyin yakan ama bir o kadar da sofistike!
Pagani Utopia – Müzeye Layık Vites
Pagani Utopia, sadece bir süper otomobil değil; içinde bulunduğunuzda bir sanat galerisinde gibisiniz. Ve galeriye en çok yakışan parça? Tabii ki gated (ızgaralı) yedi ileri manuel şanzıman kolu. Titanyum ve alüminyum alaşımlarla hazırlanmış, mekanik parçaları açıkta bırakılmış bu vites kolu, otomotiv mühendisliğinin sanatla buluştuğu nadir örneklerden biri.
Doug Nash 4+3 (Corvette) – İkili Oyun
1980’lerin Corvette modellerinde kullanılan Doug Nash 4+3 sistemi, klasik 4 ileri manuel şanzımana ek olarak bir elektronik overdrive sunuyordu. Yani bir vites kolu değil, iki farklı kontrol mekanizmasıyla vites geçişi yapıyordunuz. Tuhaf mı? Evet. Eğlenceli mi? Fazlasıyla.
Tucker 48 – Minyatür Vites
Sadece 47 adet üretilen Tucker 48, birçok yeniliğiyle dikkat çekti. Bunlardan biri de belki de dünyanın en küçük "gated" (ızgaralı) vites koluna sahip olmasıydı. Parmaklarınızla tutup hafifçe kıvırmanız gereken bu minik kol, hem döneminin çok ötesinde hem de koleksiyonerlerin gözdesi.
Chrysler Push-Button Transmission – Düğmeyle Vites Değiştirmenin Altın Çağı
1950’lerin ortasında Chrysler, geleneksel vites kolunu tamamen ortadan kaldırarak devrim niteliğinde bir çözüm sundu: Push-Button Transmission, yani düğmeyle vites değiştirme sistemi. Sürücü, vites değiştirmek için yalnızca bir düğmeye basıyordu – tıpkı günümüzün bazı modern elektrikli araçlarında olduğu gibi. Mekanik karmaşıklığı sadeleştiren bu sistem, hem dönemi için inanılmaz yenilikçiydi hem de sürüş deneyimine uzay çağı estetiği katıyordu.
Sonuç: Vites Kolu Bir Sanattır
Vites kolu sadece bir kontrol aracı değil, aynı zamanda tasarımcının hayal gücünün direk yansımasıdır. Kimisi retro tutkularımıza hitap eder, kimisi alışılmışın dışındaki deneyimiyle hafızamıza kazınır. Otomobillerin duygusal bir yönü varsa, vites kolu bunun tam merkezindedir.